ÖZET
- Uykusuzluk sorununun nasıl çözülebileceği ile ilgili klişeleşmiş ama yine de önemli olan birçok tavsiye var.
- Bu tavsiyeler arasında genelde gözden kaçırılan ve üzerinde pek durulmayan bir nokta var: Tamamlanmamış işler
- Psikolojik etkenlerde geçmiş, şimdi ve gelecek olarak tamamlanmamış işler ne kadar fazlaysa uykusuzluk sorunun da o kadar artabilir.
UYKUSUZLUK SORUNUN NEDENLERİ VE ÇÖZÜM YOLLARI:
- Tamamlanmamış işler
-Güncel stresler
-Sindirilmemiş travmalar
-Gelecek kaygıları
- Biyolojik faktörler
- Sosyal ve çevresel faktörler
Uykusuzluk sorunun varsa;
Uykuya dalmakta zorlanıyorsun ya da gece erken uyanıyorsun ve tekrar dalmakta zorlanıyorsun demektir.
Her iki durum da yaşam kaliteni önemli oranda azaltabilir çünkü uyku doğal bir ihtiyaçtır.
Bu yazıda bu önemli konuyu ele alıp özellikle de psikolojik etkenlerden tamamlanmamış işler ve uykusuzluk ilişkisini anlattım.
Uyku; metabolizma aktivasyonun yavaşlaması ve dinleme moduna geçmesidir.
Aktivasyon hızlı olunca uykuya dalamama veya uyku sırasında aktivasyonun hızlanmasıyla uyanma olabilir.
Dolayısıyla uyku sorunlarının temelinde artmış aktivasyon var. Peki neden?
Kişiden kişiye değişen birçok neden var. En sık görülen nedenleri, biyolojik, psikolojik ve sosyal-çevresel olarak 3 gruba ayırabiliriz.
1. Psikolojik Etkenler:
Uykusuzluk konusundaki en önemli psikolojik etken, tamamlanmamış işlerdir.
Bir iş yapacaksındır ama yarım kalmıştır, yetiştirememişsindir. O zaman da o iş aklında kalıp seni huzursuz edebilir.
İşte hayatınla ilgili stres veren durumlar ve olaylarda da aynı şeyi yaşayabilirsin.
Bu tamamlanmamış işler senin huzur içinde uykuya dalmanı güçleştirir.
Ne tür konulara tamamlanmamış işler diyebiliriz?
- Güncel stresler (iş yerindeki bazı zorluklar, ekonomik sıkıntılar, eşinle ya da çocuklarınla yaşadığın problemler gibi)
- Sindirilmemiş travmalar (geride bırakmakta zorlandığın olaylar, travmalar, kayıplar, olumsuz çocukluk deneyimleri, pişmanlıklar gibi)
- Gelecek kaygıları (hastalık korkusu, güncel sorunların devam etmesi ya da daha da kötüleşmesi korkusu, iş-ilişkilerle ilgili olası negatif senaryolar gibi)
Bu tür konuları gündelik hayatta verimli şekilde düşünüp kendini bir nebze de olsa rahatlatamıyorsan o zaman bu tamamlanmamış iş haline gelir ve yatakta da ister istemez düşünürsün.
Özellikle de gündüz genelde bu konuları bastırıyorsan, görmezden geliyorsan gece kendinle baş başa kalmak zorunda olduğun için orada düşünmekten kaçamazsın.
Hadi diyelim ki bastırabildin o zaman da rüyalarda bu stresi yaşarsın.
Sonra bir de uyuyamama stresi eklenince bu durum kısır döngüye giriyor.
O yüzden uyanıkken çözmek gereklidir.
Bunun için kutu yöntemi ve uyan yöntemini öğrenip uygulayabilirsin.
2. Biyolojik Etkenler:
Uyku problemlerinde biyolojik etkenlerin de önemli bir payı olabiliyor.
Beslenme
Sindirim sistemini rahatsız edecek yeme alışkanlıkları
Metabolizmayı uyarıcı kafeini çay, kahve gibi içeceklerle fazla tüketmek
Bazı ilaç ya da maddelerin yan etkileri
Alkol kullanımı (Bazı kişiler bunun uykuya iyi geldiğini, dalmayı kolaylaştırdığını düşünüp kullanabiliyor ama aslında alkolün verdiği uyku gerçek bir uyku değildir. Dinlendirici uyu kalitesini ve ritmin bozar.)
Hastalıklar
Diyabet,
Uyku apnesi,
Bipolar bozukluk,
Nörolojik bozukluklar gibi birçok farlı sorun olabilir.
Eğer uykusuzluk sorununu kronik şekilde yaşıyorsan özellikle olası hastalıklara bağlı etkenleri değerlendirmek için bir hekime başvurman faydalı olacaktır.
Ayrıca doğru beslenme ve doğal takviyeler alma konusunu da danışabilirsin.
3. Sosyal-Çevresel Etkenler:
Uyku sorunlarının bağlantılı olduğu sosyal-çevresel etkenler de vardır.
Bunlardan bazıları psikolojik ve biyolojik faktörlerle de bağlantılıdır.
İlişkilerdeki sorunların, huzursuzluğun önemli bir etken olduğunu psikolojik etkenlerde anlatmıştım.
Biyolojik ritme uygun olmayan yatma alışkanlıkları ve çevresel etkenler önemlidir.
Bunların etkisinin muhtemelen farkındasındır.
Gündüz uykusu
Çok geç yatmak ya da kalkmak gibi
Yatakta çalışmak, koltuk gibi kullanmak, başka şeylerle ilgilenmek
Uykudan önce telefon, bilgisayar, tv ışığına fazla miktarda maruz kalmak uyku şartlanmasını bozar.
Yatağın konforsuz olması, yatak odasının ısısının ideal olmaması, gürültü gibi konular da eğer rahatsız edici boyuttaysa önemlidir.
Eğer bu gibi çevresel etkenler ve alışkanlıklar varsa bunları belirleyip düzeltmen faydalı olacaktır.
İdeal uyku için faydalı olabilecek alışkanlıklar ve çevresel etkenlere yönelik internette birçok kaynağa ulaşabilirsin.
Bunlar genelde klişe olan ama faydalı önerilerdir.
Uzm. Psk. Cem Gümüş