Çocukluktan yetişkinliğe geçiş sürecinin en önemli unsuru bağımsız bir birey haline gelmektir. Kişi artık yaşamının, algılarının, düşüncelerinin, duygularının, kararlarının ve attığı adımların sorumlusu haline gelir. Böylece kendisine temelde güvenir ve kim olduğu ve ne istediğinin farkındadır. Tüm bunları yapabilmek için kişinin öncelikle kendisini sevmesi gerekir. Kişi kendisini kabul etmiyorsa, kendisine ya da kararlarına güvenmez ve bu yüzden de diğerlerinin kendisinin kim olduğunu ve nasıl hareket edeceğini belirlemesini bekler. Bu da rüzgarda savrulan bir yaprak olmak gibidir. Depresyon, kaygı ve öfke problemlerinin birçoğunun temelinde kişinin kendi kişiliğini oturtup bağımsız bir birey olamaması yatmaktadır.
Aşağıda adım adım daha bağımsız bir birey olma konusunda bazı öneriler bulunmaktadır:
1. Kendinizi Tanımaya Çalışın
Kendi kendinizi tanımadan bağımsız bir birey haline gelemezsiniz. Bunun için gün içinde kendinizi gözlemleyin. Bir günlük kullanmanız faydalı olabilir.
Kendinize ‘doğru bildiğim yönde hareket edebildim mi?’ diye sorun. İç dünyanızda ne hissettiğinizle dışarıda neler söylediğiniz ve yaptığınız arasında tutarlılık var mı? Örneğin, belki aslında yapmayı istemediğiniz bir şeye evet dediniz. Eğer böyle olduysa bu deneyimden ne öğrenebilirim diye sorun.
2. Düşüncelerinizi ve Varsayımlarınızı Sorgulayın
Düşüncelerinizi gözlemleyin ve bunları sorgulayıp gerektiğinde değiştirebilme esnekliğini gösterin. Çoğu zaman düşüncelerimiz bir alışkanlık gibi otomatiktir. Gerçekte ne hissettiğimizi belirlemek için durup sorgulamamaya neden olur. Üzerinde yeterince düşünülmeden verilen tepkiler geçmişi basit bir şekilde tekrarlamaya neden olur.
Düşünceler dış çevre ve insanlar tarafından da yönlendirilebilmektedir. Kendimiz ve dünya ile ilgili algılarımızı yeniden değerlendirmek gelişimin anahtarıdır. Değişim olmadan evrim olmaz.
3.Kendinizi Daha Çok Ortaya Koyun
Kendinizi çık bir şekilde ortaya koymak yaşam kalitenizi ve özgüveninizi artırma da çok önemlidir. Açık olmak pratikle geliştirilebilen bir beceridir. Sağlıklı sınırlar koymak, hayır diyebilmek ve ihtiyaçlarınız ile duygularınız hakkında net olmayı içerir.
Açık olmak kendinize ve diğerlerine saygı duymaktır. Kendinizi olduğunuz gibi ortaya koyduğunuzda diğerleri de sizi daha iyi tanır. Bunu yapmak karşınızdaki kişilerin sınırlarına müdahale etmek değildir. Sadece kendiniz olduğunuzu kabullenmek ve yaşamdaki yerinizi ortaya koymaktır.
4. Kendi Kararlarınızı Vermeye Başlayın
Buna en iyi başlangıç gününüzü nasıl geçireceğinizi belirlemektir. ‘Bugün ne yapmak istiyorum?’. Sizi iyi hissettiren şeyler ve ilgi alanlarınızı düşünebilirsiniz.
5. İhtiyaçlarınızı Karşılayın
Bedensel, duygusal, sosyal, ruhsal vb. birçok ihtiyaç bulunmaktadır. Bağımlı kişilik özellikleri olan kişiler diğerlerinin ihtiyaçlarını karşılama konusunda harikadır. Ancak kendi ihtiyaçlarını ise görmezden gelirler.
İhtiyaçlarınızı belirleyin ve bunları karşılama yollarını keşfedin. Örneğin, yalnız olduğunuzu hissediyorsanız, bu ihtiyaç karşısında yakın bir arkadaşınızla dışarıda bir şeyler yemek için planlama yapın.
6. Kendinizi Rahatlatmayı Öğrenin
Duygularınızı yaşamaya ve hissetmeye izin verin. ‘Böyle hissetmemeliyim’ demek ya da hislerinizi görmezden gelmek yerine, kendinize iyi bir ebeveyn olun ve kendinizi rahatlatın. Sizi nelerin rahatlattığını, sakinleştirdiğini ve mutlu hissettirdiğini belirleyin.
Bağımsız bir birey olmak kendi içsel rehberlik sisteminiz doğrultusunda hareket etmek anlamına gelir. Başkasının hayallerini takip ederek asla tam olarak tatminkar bir yaşam süremezsiniz. Gerçek doyum içsel dünyanızda bağımsız bir birey olabilmenizle mümkündür.
Kaynak: www.psychcentral.com
Uzm. Psk. Cem Gümüş
Bkz. https://www.cemgumus.com/basarisizligi-kabul-etmede-ne-kadar-basarilisiniz/