Çekim Yasası Neden – Nasıl İşler? (5 Önemli Neden)

ÖZET

  • Çekim yasasına göre enerjiler birbirini çeker. 
  • Düşünce de bir enerjidir.
  • “O zaman evrenin enerjisiyle düşünce enerjisini pozitif ya da negatif şekilde kendine çekmek mümkündür.” gibi iddialı bir görüş var.
  • Bilimsel olarak da geçerli olduğunu net bir şekilde söyleyemeyiz. 
  • Yine de çekim yasası egzersizlerinin işe yaradığını söyleyen, bundan istifade eden kişileri de göz ardı edemeyiz. 
  • Bir klinik psikolog olarak çekim yasasının neden ve nasıl işe yaradığı ile ilgili görüşlerimi 5 madde üzerinden anlattım.

ÇEKİM YASASININ İŞE YARADIĞINI DÜŞÜNDÜREN 5 MADDE:

  1. Tutarlılık prensibi
  2. Şans faktörü ve algıda seçicilik
  3. Bilinç dışı kalıpların dönüşümü
  4. Hedef netliğinin avantajı
  5. Kararlılık Prensibi
 

Son yıllarda popülerleşen çekim yasası olarak adlandırılan düşünceye göre düşünce bir enerjidir ve enerjiler de birbirini çektiğine göre neyi düşünürsek onu kendimize çekeriz.

Dolayısıyla karşılaştığımız olumlu ve olumsuz durumlardan düşüncelerimiz sorumludur.

Pozitif düşünürsen pozitif; negatif düşünürsen negatif olayları çekersin. 

Bu çok iddialı bir görüş.

Açıkçası her şeyi açıklayan ve tamamen doğru olan bir görüş olarak değerlendirmek yanlış olur.

Çekim yasasını savunanların savlarının bilimsel olarak kanıtlandığını da söyleyemeyiz.

Yine de çekim yasasının var olduğuna inanan, bunu uygulayan ve işe yaradığını söyleyen birçok kişi de var.

Peki kime inanacaksın?

Bu yazıda, çekim yasasının var olup olmadığını ispatlama üzerinde durmadım.

Bunun yerine çekim yasasına inanan, uygulayan ve işe yaradığını gören kişilerde asıl işe yarayan şeylerin neler olduğunu bir psikolog olarak psikoloji bilimi üzerinden açıklamaya çalıştım. 

Böylece çekim yasasının arkasındaki sırrın bilimsel olarak deşifresini yapmış olacağız.  

Bu yazıda -çekim yasasına inan ya da inanma- hayallerine ulaşma konusunda nelere dikkat edebileceğine yönelik ipuçlarını da anlayabilirsin. 

Çekim yasasına göre birçok farklı hayal kurup kendine çekebilirsin. 

Daha zayıf ve zinde bir bedene sahip olmak, 

Partnerinle  saygı ve sevgiye dayanan yakın ilişkinin olması, 

Sağlıklı ve mutlu çocuklar yetiştirmek, 

Başarılı bir iş hayatı, 

Yeterli bir ekonomik durum gibi hayallerin olabilir. 

Bu tür hayallere ulaşmak için sadece oturup düşünmek ve bunların gerçekleşmesini ya da sana doğru çekilmesini beklemek anlamsızdır.

Açıkçası çekim yasasını uygulayıp işe yaradığını söyleyen kişilerin sadece düşünmekle yetinmemiş olduklarını söyleyebilirim. 

Peki çekim yasasının işe yaramasının bilimsel sırları neler olabilir?

Çekim yasasını kullanarak hedeflere niyetlenmenin neden ve nasıl işe yarayabileceğini kabaca 5 maddede ele alabiliriz. 

1. Tutarlılık prensibi 

Zihin enerjiyi koruma ilkesine göre çalışır. Az enerji harcamak için otomatik süreçler ön plana gelir ve böylece her seferinde detaylı düşünmezsin. Bu yüzden de bu otomatik pilota uygun filtrelerle bakarsın.

Dolayısıyla da zaten aklındakini çekip yaşadığını söyleyebiliriz.

Örneğin, “Ben başarısız birisiyim, kendime güvenemem.” diye düşünmeye alışıksan ve iç sesin böyle konuşuyorsa ona göre tutarlı bir hayatın olur.

Muhtemelen kendini başarısız hissedeceğin seçimler yaparsın ve seni başarıya götürecek şeyleri ertelersin. Kendini takdir etmezsin.

Zihnin buna alışır ve özgüvensizliği tetiklememesi için daha düşük standartlarda bir yaşam stili içine girme eğiliminde olursun.

O yüzden tutarlılık prensibini pozitif olarak kullanıp hayalini düşünmeye zaman ayırdıkça bu yönde pozitif bir tutarlılık oluşur.

Dolayısıyla buna göre hareket etme şansı bulabilirsin. 

2. Şans faktörü ve algıda seçicilik

Şans, kullanılan fırsatlardır. 

Sağlıklı, esnek, olgun birisinin en önemli özelliklerinden biri kaynaklarının farkında olmasıdır. 

Karşına çıkan fırsatlar da senin değerlendirebileceğin fırsatlardır. 

Hayallerin doğrultusunda niyetlendiğin konulara yönelik algıda seçicilik içine girersin. Bu durumu, kiralık ev arayan birisinin kiralık ilan tabelalarını sokakta daha çok görmeye başlamasına benzetebiliriz.

Belki sen de benzer bir şey yaşamışsındır. Tabii ki sen arıyorsun diye kiralık daire ilanlarının sayısı artmıyor. Niyetine uygun olanları görüyorsun. 

Birçok başarı öyküsünde sıkıntıların da eşlik ettiği büyük bir arayış sonrasında ortaya çıkan bir fırsatın değerlendirilmesiyle gelen başarıdan bahsedilir. 

3. Bilinç dışı kalıpların dönüşümü

Bilinç dışı kalıplarda negatife odak varsa, yokluk bilinciyle hareket ettiğin bir kurban psikolojisi içerisindeysen; kendini yetersiz, başarısız, değersiz, sevilmeyecek biri olarak görebilirsin.

Bu kalıplara uygun bir yaşam kurgularsın.

Ya seni kurtaracak ya da sana kötü davranacak birilerini kendine çekerek hayatını devam ettirirsin. 

Çekim yasasıyla ilgili pozitif beklentilerde, hedeflerde ise bu eğilimi kendi yararına kullanman söz konusudur. 

Kendine güvenebileceğini, mutluluğunun sorumluluğunu alabileceğini düşünüp buna yönelik hayaller kurduğunda ve sonrasında da kararlılıkla bunları uygulamaya çalıştığında bu kalıpların da değişmeye başlar. 

Negatif kalıplar bilinç dışına yerleşik halde olduklarından dolayı alternatif düşünceleri bir kere değil; düzenli şekilde düşünüp dönüştürmek önemlidir. 

Ulaşmak istediğin şeyleri düzenli şekilde düşünür ve bu konuda gerekenleri kararlı şekilde yapmaya devam edersen negatif kalıpların dönüşmeye başlar. 

Yeni bilinç dışı kalıpların zaman içerisinde yavaş yavaş oturmaya başlar.

Bu sefer uzun vadede buna göre tutarlı hareket etmeye başlayabilirsin. 

4. Hedef netliğinin avantajı

Belirsiz hedefler, belirsiz sonuçlar doğurur. 

Bir gemi denizde yola çıkacaksa bir rotayı izlemesi gerekir. Yoksa bir yere ulaşmadan uçsuz bucaksız denizde dolanır durur.

Çekim yasasını kullanmak için hayallerini düşündüğünde otomatik olarak hedeflerini de daha somut ve net bir şekilde görmeye başlarsın.

Hayallerin ne kadar net ve ayrıntılı olursa mevcut enerji ve motivasyonunu da o kadar arttırma şansın olur. 

Hedefler netleştikçe buna götürecek kaynaklara karşı daha uyanık olur, bu kaynakları daha kolay fark edebilirsin. 

5. Kararlılık prensibi

Performans ve başarı biliminin en önemli prensiplerinden birisi de kararlılıktır.

Kararlılık prensibi, istediğin sonuca ulaşana kadar süreçte devam etme kararlılığını göstermektir.

Gerek ilişki alanında gerek kariyer alanında ne kadar azim ve kararlılıkla hareket edersen o kadar başarılı olursun. 

Çekim enerjisini artırma amacıyla hayallerini düzenli şekilde düşünmenin getirdiği en önemli avantaj, bu hayalleri kararlılıkla gündemde tutmanı sağlamasıdır.

Özetle; çekim yasası denilen şey işe yarar ancak düşünüldüğü gibi sadece düşünceler yoluyla değil…

Uzm. Psk. Cem Gümüş

Kaliteli Yaşam Danışmanlığı ve Travma Terapisi/EMDR özel çalışma alanlarımdır.

Psikolojik güçlükler ve kişisel gelişime yönelik birçok içerik (kitap ve online eğitimler vb.) paylaşıyorum.

İçeriklere ulaşmaya başlamak için buraya tıklayabilirsiniz.

Kendinin Terapisti Ol Kitabı

psikolog kitapları öneri kendinin terapisti ol

Daha Kaliteli Bir Yaşam İçin
4 Basamaklı Uyan Yöntemini
Nasıl Kullanabileceğinizi Öğrenin

Bir Yanıt

  1. Teşekkürler cem bey ufkumuzu açıcak bi Yazı olmuş iyiler iyilerle kötüler kötüler le insan kendi enerjisini iyiler le kullanırsa güzellik lik mutluluk çoğalır kötülere kullanırsa kötülük onada sıçrar çamurlara bulaşır kötülere karşı veya kötülük lere karşı dik durmak güçlü durmak veya iyilerle mazlum larla olmak iyilik leri mutluluğu duayı
    Allah’a şükür getirir fırsat ları farkında olursa başarılı görmez geri durursa yerinde sayıyor gibi manalar çıkıyor çok mantıklı çekim yasası kafamızı bulandırıyor piskoloji yi bozuyor herşey Allah’ın izniyle gerçekleşiyor gayret bizden takdir Allah tan

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir