Psikoterapinin faydalı olabileceği 3 grup nedir?
Psikoterapi almayı düşünüyorsun belki ama hala kararsız olabilirsin.
“Acaba içinde bulunduğum durum böyle bir desteği almayı gerektiriyor mu?”
Eğer sadece ciddi sorunları olan kişilerin böyle bir destek almaları gerektiğini ya da psikoterapi almaya ancak onların uygun olduğunu düşünüyorsan yanılıyorsun.
Bu yazıda hangi gruptaki kişilerin bu tür bir destek almaya uygun olduğunu genel olarak anlattım.
1.Hafif derece psikolojik güçlükler:
Bu gruba giren kişiler genel olarak yaşam kalitelerini artırmaya ihtiyaç duyan tarzda kişilerdir.
Burada;
Bazı iletişim sorunları,
Özgüven sorunları,
Hayatında gerçekleştirmeyi istediğin ama tam da gerçekleştiriyorken istediğin hızda ilerleyemediğini hissettiğin belli hedeflerin hayallerin, girişimcilik fikirlerin olabilir; içsel, psikolojiki duygusal olarak bu noktalarda daha güçlü ve etkili hareket etme ihtiyacı
Potansiyelini daha da ortaya çıkarma arzun olabilir, bu gibi noktalarda psikoterapi ve psikolojik danışmanlıkta kullanılan birçok yöntem senin durumunda faydalı olabilir.
Dolayısıyla da bu tür bir çalışma alabilirsin.
Böyle bir çalışma aldığında buna psikolojik danışmanlık ya da koçluk çalışması gibi de bakabiliriz.
2.Yaşamı önemli ölçüde etkileyen psikolojik güçlükler:
Bunlar, yaşam kaliteni önemli ölçüde etkileyen, işlevselliğini de belli oranlarda bozmaya başlayan tarzda sorunlardır.
Burada bazı alanlarda yaşamın iyi olabilir ama bazı alanlarda ciddi sorunlar yaşıyor olabilirsin.
Depresyon
Öfke sorunları
Kaygı problemleri
Geçmişte yaşadığın belli travmaları geride bırakmakta zorlanmak
Ciddi ilişki sorunları bu gruba girebilir.
Bu gibi problem türlerinde yoğun bir şekilde psikoterapi kullanılıyor zaten ve bu gibi alanlarda etkili sonuçlar alınıyor.
Dolayısıyla bu anlamda bir sıkıntın varsa doğrudan psikolojik destek alabilirsin.
3.Ciddi psikiyatrik bozukluklar:
Buradaki sorun türleri, yaşamı ciddi oranda ve yaşamın birçok alanını birden etkileyen tarzda önemli sorunlardır.
Ağır derecede depresyon, şizofreni gibi psikotik bozukluklar, alkol-madde bağımlılığı, bipolar bozukluk gibi önemli sorunlar bu gruba giriyor.
Bu tür bir sorun var öncelikle bir psikiyatriste gitmen gerekiyor.
Ek olarak ilaç desteğine de başlanması lazım çünkü bü tür sorunlar, senin yakınlarını da önemli ölçüde etkileyebiliyor.
Yaşamının birçok alanına da yayıldığı için biyolojik anlamda da -bu kadar büyük sıkıntı hali varsa temelinde belirli biyolojik faktörler de yatabiliyor- bir destek almak gerekiyor.
Dolayısıyla bir psikiyatriste gitmen ve ilaç desteğine başlanması lazım.
Daha sonrasında, psikiyatristin yönlendirmesiyle birlikte yine bir psikiyatristten ya da psikologtan, psikolojik danışmandan bir psikoterapi desteği alabilirsin.
Bu arada bu psikoterapi destekleri sadece bireysel olarak değil; çift terapisi, aile terapisi, grup terapisi olarak da alabilirsin.
Tüm bunların yanında illa yüz yüze olmak zorunda da değil; online olarak görüntülü görüşme yoluyla psikoterapi desteği almak mümkün.
Psikoterapinin ne olduğunu genel olarak anladın.
Diğer yazıları okumuş olabilirsin, genel olarak aklında bir fikir olabilir, hangi tür sorunlardaki kişiler böyle bir destek alabileceğini de biliyor olabilirsin.
Ama yine de içten içe hala “Uygun mu değil mi emin değilim.” “Alsam mı almasam mı?” gibi zihninde bazı soru işaretleri olabilir.
Aslında birçok kişi yaşadığı sorunlar karşısında destek almasının faydalı olabileceğini düşünür.
Mesela sosyal hayatımda benim psikolog olduğumu öğrenen birçok kişi bir şekilde “Benim de desteğe ihtiyacım var.” derler fakat günün sonunda gözlemlediğim şey birçoğunun böyle bir destek almadığı.
Birçoğu bu sorunları bir şekilde hissediyor, fark ediyor ama bunun çözümü konusundaki gerekli adımları atmıyor, erteliyor.
Genelde de yumurta kapıya dayandığında, artık yaşadığı sorunlar yoğun derecede bunalma hissi verdiğinde, yaşam kalitelerini önemli ölçüde engellediğinde, kısıtladığında ya da yakınlarının hayatlarını kısıtladığında ancak o zaman psikolojik desteğe başvuruyorlar.
Bunu da anlayabiliyorum.
İnsanın doğasında acıdan kaçınma var.
Sonuç olarak seni rahatsız eden, düşündüğünde canını yakan, iyi hissettirmeyen, bunaltan konuları muhtemelen daha çok kenarda tutmak kolay geliyor.
Hepimizin doğasında bu var.
İçten içe hissettiğin o utanç hissi, yetersizlik hissi, değersizlik hissi, bir şeylere yetişemeyecek ya da bir şeyleri beceremeyecek olma hissini hissetmek, bunlarla yüzleşmek kolay değil.
Bunun farkındayım.
Belki de bu konuda yalnız olduğunu hissediyorsun.
Diğer insanların bu tür bir şeyler yaşamadıklarını, bu tür duygular içinde olmadıklarını zannediyor olabilirsin.
Ama sana bir sır vereyim;
Tekrar tekrar her gün şahit olduğum bir şey var; birçok kişi aslında kendi iç dünyasında yaşadığı bu deneyimleri, hisleri diğerlerinden gizliyor.
Benim daha önce çalışmış olduğum birçok kişi işinde gücünde olan kişiler ve açıkçası kendilerini psikolojik destek almaya getiren konuları da sadece benimle paylaşmış kişiler ya da çok yakını olan kişiler biliyor.
Ama onların dışındaki diğer kişiler kendilerine baktıklarında bir sıkıntısı, sorunu yokmuş gibi zannediyorlar.
Sen de çevrene baktığında böyle hissediyor olabilirsin.
Sosyal medya hesaplarına baktığında herkes mutluymuş gibi görünüyor.
Ama sana söylediğim gibi birçok kişi kendi iç dünyasında bunları yaşıyor.
Hatta kendilerine bile iç dünyalarında belli kusurları olduğunu itiraf etmiyor.
Bundan utanıyorlar.
Sonradan öğrenilen ama çok doğal bir his. O kadar içselleştirilmiş ki birçok kişi benzer hissi yaşıyor.
Seni tanımıyorum ama tahminime göre sen de benzer hisler yaşıyorsun.
Sen de gizleyenlerdensin.
Bu gizleme halindeyken de bir taraftan bir şeylerin tam olarak yolunda gitmediğini içsel olarak biliyorsun.
Eğer bu tür hisler sana tanıdık geliyorsa, bu noktada kişisel gelişimini önemsenemi ve bu konuda gerekeni yapmanı öneririm.
Şu anda bu yazıyı okuyor olman da aslında bu konuda bir arayış içinde olduğunu, bir şeyleri öğrenmeye çalıştığını gösteriyor.
Bu kesinlikle güzel bir işaret.
Bunu bir sonraki aşamaya geçirmeni, bu öğrendiklerini uygulamaya çalışmanı, daha başka yerlerden de bir şeyleri öğrenmeye çalışmanı öneririm.
Tüm bu süreçlerde eğer hala tıkandığını hissediyorsan, attığın adımlar beklediğin sonuçları vermiyorsa, yaşam kaliteni daha hızlı bir şekilde geliştirmen ve kendini güncellemen gerekiyorsa bu noktada birkaç seanslık psikoterapi desteği alabilirsin.
Uzm. Psk. Cem Gümüş
