ÖZET
- Kaçıngan bağlanma sorunu birçok ilişkinin kanayan yaralarından bir tanesidir.
- Özellikle de kaçıngan bağlanan kişiye bağlanmaya çalışan partneri için…
- Kaçıngan bağlanma stilinde olan kişiler ilişkiye yatırım yapmaktan ziyade daha çok kendi kendilerine yetmeye yatırım yaparlar.
- İlişkiden pek bir şey istemez ve beklemezler.
- O zaman da bu kişilerin partnerleri de kendilerini yeterince değerli hissetmezler.
- Dolayısıyla bunun nedenini ve belirtilerini anlamak çok önemlidir.
Kaçıngan bağlanma, özellikle erkeklerde sık şekilde görülebilen bir sorundur.
Birçok ilişkide kaçıngan bağlanan bir partner diğerini oldukça zor durumda bırakabiliyor.
Mesela ıssız adam sendromunun da temelinde kaçıngan bağlanma vardır.
Yakın bir ilişki, evlilik bu kişiler için korkutucu gelebilir.
Bu tür bir ilişki, özgürlüklerinin elinden alınacağı ve partnerinin duygu dalgalanmaları içerisinde kaybolacaklarını ve bunalacaklarını öngördüğü bir zindan gibi gelir.
Bu yazıyı kaçıngan bağlanan birisi olarak ya da böyle birisiyle sorunlu bir ilişki yaşamış birisi olarak okuyabilirsin. Her iki durumda da kaçıngan bağlanma stili hakkında birçok fikir edineceksin.
Kaçıngan bağlanma adı nereden geliyor?
İlişkileri açıklayan önemli teorilerden birisi de bağlanma teorisidir.
Bu teoriye göre insan dünyaya bakıma muhtaç şekilde gelir.
Bu yüzden ona bakım verecek, hayatta kalmasını sağlayacak ve duygusal ihtiyaçlarına da karşılık verecek güvenli bir limana ihtiyaç duyar.
Bu liman ne kadar güvenli olursa hayata hazırlık yapıp güven duygusunu geliştirmesi ve kişilik gelişiminde kendine güven duyması kolaylaşacaktır.
Ancak bağlanma figürü yeterince iyi bir figür değilse o zaman güvensiz bağlanma oluşuyor.
Kaçıngan bağlanma, bağlanma teorisindeki üç güvensiz bağlanma stilinden birisidir.
Kaçıngan bağlanma stiline sahip olduğunu düşünelim.
O zaman kendi ailenle ilişkinde güvensiz bir bağlanma ilişkisi vardır.
Beklediğin, ihtiyaç duyduğun yakınlığı, şefkati, anlayışı yeterince alamamışsındır.
Duygusal ihmal ve yargılanma gibi yaşantıların olmuş olabilir.
Bu erken dönemden itibaren görülür.
Örneğin depresif ve yetersiz bir annen varsa bebekken ağladığında seni kolayca sakinleştiremeyip gerilmiş olabilir.
O zaman bebek olarak kendisini güvende hissedememişsindir.
Bir süre sonra ağlayıp ağlayıp susarsın. Bu tekrarlayan bir döngüye dönüşünce de kalıplaşır.
Artık ağlamamaya istememeye başlarsın
Ağlamayana meme yok diye bir söz vardır ancak senin durumunda bu geçerli olmamıştır.
Ağlamana rağmen meme gelmiyorsa o zaman ağlamamaya başlarsın.
Bir şey istememeyi, ilişkiye yatırım yapmamayı öğrenmenin temeli böyle böyle atılır.
Bu tür irili ufaklı travmalar sonrası kaçıngan olmayı öğrenirsin.
Çünkü kaçıngan olmak işe yarar.
İlişkide karşı taraftan beklenti içerisine girmek hayal kırıklığı yaratacak kaygısıyla aynı acıyı bir daha yaşamak istemez.
Bu süreçte “İhtiyaçlarımı karşılamak için dikkatin bana yönelmesini hak etmiyorum demek ki” gibi bilinçdışı bir düşünce şekillenebilir.
Bu rahatsız edici düşünceye karşı kendi benliğini korumak için kaçıngan bağlanma savunma mekanizması geliştirirsin.
Bu yüzden ya ihtiyaçlarını bastırmayı ya da kendi kendine halletmeyi öğrenir.
İlişkilerde derinleşmeden yüzeysel kalma ve fazla beklentiye girmemek istersin.
Duygusal yakınlık, duygusal paylaşım gibi şeyler motive etmez. Partnerinden sanki uzak duruyorsun gibidir.
Bu da karşı taraf olsa da olur olmasa da olur gibi bir his verir.
Karşı taraf kaçıngan bağlanan kişinin kendine ihtiyaç duymadığını hissedip değersiz olduğunu düşünebilir.
Bağ kurma ve yakınlık ihtiyaçlarını önemsizleştirerek bunu bir zayıflık ya da yetersizlik olarak görmeye çalışmak şeklinde bir savunma mekanizması da oluşabiliyor.
Bu tür beklentilerde olan kişilere de aynı yargıyla yaklaşır.
İşte bu yüzden de kaçıngan bağlanmanı getirdiği sorunları fark etmek zor olabilir.
İhtiyaçların ve duyguların bastırılmasına yönelik bir alışkanlık vardır.
O yüzden mevcut bağlanma stilinin beraberinde getirdiği deneyimlerin hayatı ne derecede kısıtladığını fark etmeyebilirsin.
Tüm bu başa çıkma yollarına rağmen yine de yakınlık ihtiyacı alttan alta vardır.
Ama bağlanma stili o kadar baskındır ki yakınlık ihtiyacını tutarlı ve düzenli şekilde karşılayacak bir ilişkiyi sürdüremezsin.
Özetle, kaçıngan bağlanma stili güvensiz bağlanma deneyimleriyle başa çıkma sürecinde gelişmiş bir alışkanlıktır.
Uzm. Psk. Cem Gümüş