Atakların olmadığı bir yaşam istiyorsun çünkü yaşadığın tedirginlik hali hayatının her alanına yansıyor.
Kendine olan saygını da kaybetmeye başlamış olabilirsin.
Paniksiz atak yaşamayı hedefleyerek ataksız bir şekilde yaşamaya tekrar devam edebilirsin.
Mesleki deneyimlerime dayanarak bunun mümkün olduğunu çok rahat bir şekilde söyleyebilirim.
Daha önce panik ataklardan kurtulmak için çok yol denemiş ve hayal kırıklığına uğrayıp benden destek isteyen çok danışanım oldu.
Hepsinde de gördüğüm ortak bir sorun var.
Panik atak sorununun çözümüyle ilgili yanlış beklentiler içerisine girmiş olmaları ve bunun fark edilmemesiydi.
Bekledikleri şey hiç atak yaşamamak ve kaygılanmamak.
Bunda sorun nedir? Bende öyle istiyorum, diyorsan yazıyı sonuna kadar okumanı öneririm.
Yoksa sen de panik atak sorununu kronikleştirirsin.
Destek için gelen danışanlarımla öncelikle paniksiz atak çözümünü hedeflediğimizde daha önce elde etmedikleri sonuçlara ulaşabildiklerini görüyoruz.
Bu çözümün prensibini doğru anlamak çok önemlidir. Ne demek istediğimi biraz daha açayım.
İnsan neden panik hisseder?
Ciddi zarar-ölüm riski varsa paniklemek doğal.
Ya kalbimde, beynimde bir sorun varsa, ya felç geçirirsem, ölürsem, aklımı yitirirsem, kontrolü kaybedersem diye düşünüp nasıl rahat olabilirsin ki?
Bu tehlikelerle burun burunaysan tabii ki panikleyeceksin.
Panik halindeyken hep önerilen nefes egzersizleri yapman da bir işe yaramaz.
İnsanlara yöntemlerin özünü yeterince anlatmadan böyle klişe önerilerde bulunan meslektaşlarıma kızgınım çünkü gereksiz zaman kaybettiriyorlar.
Seni korkutan olasılıklar aklına geldiğinde ve paniklediğinde:
Gerçekten bu tehlikelerle mi karşı karşıyasın yoksa bozuk bir yangın alarmı gereksiz yere yangın çıktığını söyleyip ortalığı velveleye mi veriyor?
Yanlış alarm verildiğini anladığında kaçılacak bir yangın olmadığını görerek rahatlayacaksın.
Alarm sesini ciddiye alıp almayacağını netleştirmek için doktorculuk oynayıp internetten aldığın bilgilerle kendine teşhis koymaya çalışmakla vakit kaybetme.
Bana yorumlarda yazanlar oluyor; “Hocam şuramda şöyle bir ağrı var, buradan giriyor buradan çıkıyor. Panik ataktan mıdır yoksa sağlık sorunum mu var?” gibi.
Bu sorular tıp hekimine başvurup muayene ve tetkiklerle cevap bulunacak türde sorulardır.
Güvenilir ve yetkin olduğuna inandığın bir hekime başvurmadığın müddetçe aklında her zaman soru işaretleri kalır.
Hekimler; tıbbi bir sorun yok, sağlıklısın dediyse o zaman yangın alarmı gereksiz çalıyor demektir.
Ölüm kalım meselesi yoksa bozuk alarmın verdiği yüksek sese rağmen paniklememeyi seçmeye karar vermen, bu hisleri kabullenmen gerekiyor.
Böyle davransan bile bir süre daha atak gelmeye devam edebilir ama artık paniklemeyeceğin için ateşe daha fazla odun atmayacaksın.
Böylece rahatsızlık seviyen yükselmeyecek ve kaygı kısır döngüsüne girmeyeceksin.
Zaman içerisinde de alarm sistemi doğru şekilde çalışmaya başlayacaktır.
İyi de nasıl? dediğini duyar gibiyim.
Paniklememeyi gönül rahatlığıyla seçebilmek için paniklenecek bir şey olmadığına ikna olman gerekiyor.
Neden yine de atak geliyor? dersen bunun birçok sebebi var.
Ama neredeyse hiçbiri de ölüm kalım meseleleriyle ilgili değil.
Bu sebepleri anlaman gerekiyor yoksa “Doktorlar da mı anlamıyorlar acaba? Bana sağlıklısın, ataklar strese bağlı diyorlar ama ikna olamıyorum.” dersin.
Uzm. Psk. Cem Gümüş
2 Responses
Hocam yazıyı okudum, nasıl yapabileceğimi yine anlamadım
İlgili diğer yazılarımı ve videolarımı öneririm.